Türkçe
An expression is a word or group of words used in a particular situation or by particular people.
In English an expression doesn't always have a particular grammar structure but is commonly used in spoken English.
Examples :
| Expression example sentences | |
|---|---|
| Hello Jen, what's up? | Selam Jen, n'aber? |
| Can you pass me the cutting board and the knife, please? | Kesme tahtasıyla bıçağı uzatabilir misin lütfen? |
| Could you do me a favour and find us some, please? | Bana bir iyilik yapıp bize biraz bulabilir misin lütfen? |
| Thank you, madam, see you then! | Teşekkür ederim hanfendi, görüşmek üzere! |
| That's perfect! I appreciate it, thank you so much! | Bu mükemmel! Size minnettarım, çok teşekkür ederim! |
| You're welcome! | Rica ederim! |
| So a bottle would be better, please. | Onun için, şişe daha iyi olabilir, lütfen. |
| What's her name, by the way? | Adı ne bu arada? |
| Oh come on! Can we just talk about something else, please! | E hadi ama! Başka bir şeyden bahsedemez miyiz lütfen?! |
| I see, what about a tenner then? | Anladım, bir onluğa ne dersin? |
| I am okay, thanks. | Ben de iyiyim, sağol. |
| Can we see the bathroom first, please? | Önce banyoyu görebilir miyiz lütfen? |
| Better late than never! | Geç olsun güç olmasın! |
| Hello Dick, nice to meet you. | Merhaba Dick, tanıştığıma memnun oldum. |
| No, I don't need anything, thanks. | Yok, bir şey istemiyorum, sağol. |
| Alright, see you Cate. | Tamamdır, görüşürüz Cate. |
| Can you pass me the wine from the fridge, please? | Bana dolaptan şarabı verir misin lütfen? |
| What's up guys, how is it going? | N'aber arkadaşlar, nasıl gidiyor? |
| They are a f*cking bunch of unprofessional idiots, unbelievable! | Bir avuç b*ktan amatörler sürüsü bunlar, inanılır gibi değil! |
| What about this one behind Iceland? | Peki ya şu, Iceland'ın arkasında olan? |
