Example sentences of : sırasında
adetler sırasında ve arasında görülen aşırı rahim kanaması
ayin sırasında yapılan
çekim sırasında üç
çiğneme sırasında dişlerin kapanmaması
depolama ve taşıma sırasında ziyan olan miktar
dokuma sırasında çektirmek
leukemia sırasında kanda bulunmuş olan bir madde
menstruasyon sırasında duyulan sancı