Example sentences of : kendine
bir dokunun kendine has yapısını kaybederek diğer bir doku haline dönüşmesi
ciltaltı yoluyla bu ilacı kendi kendine zerkedebilir
düşüncelerini kendine saklayan
fikirlerini kendine saklamak
kalabalıkta kendine yol açmak
kendi kendine giden
kendi kendine gitmek
kendi kendine gülme
kendi kendine gülmek
kendi kendine kapanma
English
German
Spanish
French
Italian
Japanese
Portuguese
Russian
Turkish
Chinese
Arabic
Korean
Hindi