Example sentences of : kalın
bir organ veya oluşumdan kalın kesitler yapmada kullanılan araç
en kalın kadın sesi
ipekli kalın kumaş
kasaplık hayvan kalın bağırsağı
kısa kalın direk
kısa ve kalın şey
o kalın yatıyordu
rektum yoluyla kalın barsağa sıvı sevketme
yünlü kalın bir kumaş
yünlü kalın kumaş