Example sentences of : yakın
akla yakın olmak
belirli bir zaman veya yerde -e yakın olmak
beraberliğe yakın oyun veya yarış
birbirine çok yakın dikilmiş
birbirine çok yakın organizmalar üzerine etki yapan aglütinin
birbirine yakın bulunmak
cana yakın olmayan
çiftliğe yakın tarla
çok yakın geçen
çok yakın gitmek