Example sentences of : yaşayan
amerika'da yaşayan latin kökenli kimse
banliyöde yaşayan kimse
belli bir bölgede yaşayan ancak mikroskop yardımıyla görülebilen hayvancıkl
belli bir bölgede yaşayan gözle görülebilen hayvanların tümü
bir yıl yaşayan bitki
bohem hayat yaşayan kimse
dağ göllerinde yaşayan bir tür alabalık
hayal dünyasında yaşayan kimse
hızlı yaşayan kimse
iki yıl yaşayan bitki