Example sentences of : silâh
aerodinamik silah sistemi
ağır silah bölüğü
ana silah sistemi
bir el silah atmak
bir ülkenin toplam silah gücü
dağılmada silah hatası
daha hızlı silah çeken
hızlı silah çeken
karşılıklı olarak birer el silah atmak
nükleer silah kullanılmayan savaş