Example sentences of : mümkün
idaresi mümkün maliyet
inanılması mümkün olmamak
İyileşmesi mümkün olmayan
konuda mümkün olduğunca
nakit ödenmesi mümkün olan
pek mümkün olmayan
tanımı mümkün olmamak
tercümesi mümkün olmamak
Bu mümkün mü onu öğrenmeye çalışacağız.