Example sentences of : has
bir dokunun kendine has yapısını kaybederek diğer bir doku haline dönüşmesi
hastalığa has belirtilerin kendini göstermesi
hücrenin türe has haploid kromozom sayısının dört katına sahip oluşu
kadında erkeğe has cinsiyet özellikleri oluşması
sifiliz'in üçüncü devresine has belirtilerin tümü