Example sentences of : gereken
bir şeyi yapmak için gereken niteliklere sahip olmamak
istenilen ve olması gereken durum
kaçinmalari gereken davranişlar
okunması veya imzalanması gereken belge
ödenmesi gereken bir miktar para
örülmesi gereken şey
tanınması gereken bir gerçek
temizlenmesi gereken pislik
üretim için gereken zaman
yapılmaması gereken şey
English
German
Spanish
French
Italian
Japanese
Portuguese
Russian
Turkish
Chinese
Arabic
Korean
Hindi