Example sentences of : duran
çalışıp duran kimse
dik duran şey
karşı karşıya duran şey
kımıldamadan duran kuş
kıvrımlar halinde duran kumaş
kusur bulup duran kimse
maddi duran varlıklar
maddi olmayan duran varlıklar
olaya karışmadan bir kenarda duran kimse
şapşal duran pantolon